Sana bir şiirler olmuş sevgilim.
Yüzün-gözün söz içinde.
Hangi imla kitabına baksam, ben den ayrı yazılıyorsun.
ÖZDEMİR ASAF
Yalnızlığı Denemek
"gecenin ortasında ne işin var
yıldızlara dokunma yanarsın bak birazdan ay da batacak karanlık bulaşmasın ellerine tersine döner yolunu bulamazsın
içi dışı uzay tozu yansımalar
sahi mi yalan mı anlayamazsın bir rüya gemisi iskele sancak dokunup geçiyor hayallerine ağlayasın gelir ağlayamazsın
sevmek insanın yüreği kadar
küçükse büyüğünü taşıyamazsın yalnızlığı da dene oldu olacak nasıl yankılanır derinden derine iyi midir kötü mü çıkaramazsın
insan insanı kendisi tamamlar
içinde başka dışında başkasın eksikliğin fazlana elbet bulaşacak öbürü sığacak bunun derisine yoksa sabaha sağ çıkamazsın"
Attilâ İlhan
|
İlkbahar
Yüzümü bulutlara kaldırıp
Dua eder gibi mırıldanıyorum
Kuşlarla, otlarla yıkanıyorum
Rüzgârla, ilkbaharla
Güneş göz kapaklarımı ısıtıyor
Ah! Güvenilmez ilkbahar güneşi
Rüyada mıyım, gerçek mi bu
Hem var gibiyim, hem yok gibi
Bir güney kentinde, bir kıyı kahvesinde
Başakların sonsuz salınışı
Burada, kendimle baş başa
Ömrümü böylece tamamlayabilirim
Bir kuşu dilinden hiç öpmedim
Belki bir gün öpebilirim
Belki bir gün rüzgâr olurum ben de
Eserim başakların üzerinden
Kalbim bir yaz gününe karışsın isterim
Bir kuş cıvıltısında doğmak için yeniden
ATAOL BEHRAMOĞLU
|
BÜYÜK EV ABLUKADA
(ekmek vardi tereyağı vardi utanılacak bir şey yoktu
bir şey daha yoktu ama kavrıyamıyordum)
iste böyle olmak en iyisidir olmakların
bir küçük çocuğu tuttum otobüsten indirdim
(indirmiştim
yok olan önemli bir Şeydi allah kahretsin)
tüm kavgasız tüm duruk tüm başıboş
üç sayı kötü bir sayı iyi şiir dinledim
çıkıp okudular durup dinledim
bitmeseydi daha dinlerdim kötü mötü
saat kaç diye sordular birisi beş yani dedi
(ha kavgada ha aşkta
bu gök bomboş ha kavgada ha aşkta)
göğe baktım yerli yerinde
haydutlar dalavereciler yerli yerinde
vurguncular hayınlar vurdumduymazlar öyle
iyi dedim içim rahatladı
düzen bozulmamış dedim sevindim
tenhaca bir bölgede şehre girdim
(ben herkese varım
başka türlü olmuyor inanmayın)
bakin bu şehri ben kurdum ben büyüttüm ama sevemedim
(ekmek vardi tereyağı vardi söylemiştim önemlidir
utanılacak bir şey yoktu kime anlatmalıyım)
ben sevemezsem sevmek kimselerin elinden gelemez
bizi tutkulara çağırdı otobüse sosise buzdolabına
telefona sinemalara radyolara bir sürü kancık sevdalara
sürü sürü mutsuz alışkanlıklara
yalana dolana itliklere keten elbiselere
(sonra karisi öldü o çocuğun
yalnızdı güçsüzdü herkesler gibiydi
kirlendi kötülendi sarhoşladı pis karılara dadandı
anladık onu ölenden başkası kurtaramaz
ölen de kurtarmamıştı
bak ben seni nereden kurtaracağım şaşacaksın
simdi bu taşları biz çektik değil mi ocaklardan
bu asfaltı biz döktük biz onardık değil mi
bu yapıları on iki kat yapmak bizim aklımızdı
biz kurduk istersek umursamayız ya
(abluka burda başlıyor çünkü)
ekmek yiyelim tereyağı yiyelim çocuk büyütelim
sen beraber yatacağımız yatakları hazırla
sen onu yap yeter bak göreceksin.
TURGUT UYAR
|
Uzaktan Seviyorum Seni
uzaktan seviyorum seni
kokunu alamadan,
boynuna sarılamadan
yüzüne dokunamadan
sadece seviyorum
…
öyle uzaktan seviyorum seni
elini tutmadan
yüreğine dokunmadan
gözlerinde dalıp dalıp gitmeden
şu üç günlük sevdalara inat
serserice değil adam gibi seviyorum
öyle uzaktan seviyorum seni
yanaklarına sızan iki damla yaşını silmeden
en çılgın kahkahalarına ortak olmadan
en sevdiğin şarkıyı beraber mırıldanmadan
öyle uzaktan seviyorum seni
kırmadan
dökmeden
parçalamadan
üzmeden
ağlatmadan uzaktan seviyorum
öyle uzaktan seviyorum seni;
sana söylemek istediğim her kelimeyi
dilimde parçalayarak seviyorum
damla damla dökülürken kelimelerim
masum beyaz bir kağıtta seviyorum
Cemal Süreya
|
Metamosmoris
İlkin ELİFBA'ydı
Sonra ALFABE oldu Derken ABeCe Şimdi de A.B.D.
CAN YÜCEL
|