İHSAN OKTAY ANAR “SUSKUNLAR”
Bir İhsan Oktay Anar hayranı
olarak Suskunlar romanı , Puslu Kıtalar
Atlası adlı ilk kitabından sonra en beğendiğim kitabı oldu.Kitap Mevlana'dan
bir alıntı ile başlıyor:
" Kulak eğer gerçeği anlarsa
gözdür." Aslında bu söz, kitabın tümünde anlatılanların bir özetidir de
diyebiliriz.
Romanda oldukça fazla sayıda karakter
var ; ama İhsan Oktay kitaplarını daha
önceden okuyan biri için karakter
sayısındaki bu fazlalık şaşırtıcı olmasa gerek.J Bu kadar çok kişi, mekân ve yan hikâye barındıran bir romanı özetlemeye
çalışmak oldukça zor aslında ;ama kısaca
bahsedecek olursak romanın konusu şu şekilde:
Bâtın Efendi ve oğlunun
Kostantiniye'ye gelmesi, Kostantiniye'deki musikîde en derin, en bilge ve en
usta olan yedi kişiden altısının eleneceği ve seçilenin kulağına Bâtın Efendi’nin,
kendi neyinden en mukaddes nağmeyi üfleyeceği, yani 'hayat veren nefesi'
dinleteceğinin duyulması, adı geçen
roman kişilerinin hayatlarını etkileyecek, kaderler kesişecek, türlü kötülükler
ve cinayetler işlenecek ve iyilerle kötüler arasında büyük bir kavga
başlayacaktır..
Kitabı bitirdikten sonra kitap üzerine
yaptığım araştırmalarda kitabın adının “ Suskunlar “ olmasının nedeni, Galata Mevlevihânesi
içerisindeki suskunlar adlı hücreden gelmeyebilir. Evet, kitapta böyle bir
küçük mezar bölümünden bahsedilir ama, işin asıl kaynağım Mevlâna Celaleddin’in
lakabının hamûş [suskun] olmasından gelir. Hamûşân ise, suskunlar anlamına
geldiği gibi, aynı zamanda ölüler/göçmüşler anlamına da gelir. Bunun yanında,
semâ edenler de birer hamûşândır, suskundurlar, sadece dönerler. İşte suskunlar
adı buna da atıfta bulunur.
Son olarak kitaptan beni en çok etkileyen
birkaç alıntı ile bitirmek istiyorum yazımı :
"Kusur benim imzamdır. Bir ismim
olduğu sürece bir kusurum da olacak ve olmalı."
"Belki de susmak, gerçeği
anlatmanın tek yoluydu."
"Mükemmellikle güzellik aynı şey
değildir. Çirkin bir şeyi güzel yapmak mümkündür ; ama mükemmel bir şeyi güzel kılmak çok daha
zahmetli bir iştir."
İhsan Oktay Anar’ı daha önce hiç okumamışsanız ,okumaya Puslu Kıtalar Atlası
adlı kitabı ile başlamanızı tavsiye
ederim.Kitaplarını okumaya başladığınızda sizin de benim gibi İhsan Oktay büyüsüne kapılacağınıza ve daha yeni basılmış
bir romanını bile okurken , bir sonraki
romanı acaba ne zaman çıkar kaygısıyla
elinizdeki kitabı hem merakla çabuk bitirmeyi istemek hem de kitabı bitirmeye kıyamamak duygusu arasında
kalacağınızı şimdiden söyleyeyimJ
Bu kitabı gerçekten sindirerek
okuyacaklara tavsiyem: yanınızda mutlaka çok kapsamlı bir Türkçe sözlük
bulundurun. Sadece cümlenin anlaşılmasını sağlayacak kritik kelimeleri değil
bilmediğiniz tüm kelimeleri öğrenerek devam edin, böyle yapın ki her yönüyle
hayatınızda belki de okuyabileceğiniz en muhteşem kitaplardan birini
okuduğunuzun farkına varınJ

Son
olarak unutmayın Norman Cousins’in de
dediği gibi “Okuyabilen herkes derinden okumayı ve böylece daha dolu yaşamayı
öğrenebilir.” Bol kitaplı günler sizin olsun J
Kitabı okuyan biri olarak söylüyorum ki yorum gayet başarılı olmuş ;-) Hatta kitabın adının neden "Suskunlar" olduğunu belirtmeniz çok faydalı olmuş..
YanıtlayınSilİhsan Oktay'ın kitaplarını okumak ayrı bir haz veriyor insana.ama suskunlar'ın yeri bende başka...
YanıtlayınSil